TEMA NEDİR?
Olay Çevresinde Gelişen Edebi Metinlerde Tema
Metnin Temasın Bulma
Anlatma ve gösterme esasına bağlı metinlerde yapıyı oluşturan unsurların işaret ettiği ortak anlama ve iletiye tema denir. Her olay bir çatışmanın sonucu olarak ortaya çıkar. İyi ile kötü, şehirli ile köylü, aydın ile cahil, zengin ile fakir arasındaki tezat bir çatışma yaratır. Bu çatışma olaya dayalı metinlerde kişi, yer ve zaman unsurları arasındaki münasebet ile anlamlandırılır. Böylece ortaya çıkan sonuç tema olarak nitelenir. Örneğin; köyden şehre gelen bir insan bulunduğu yeni ortama alışmaya çalışır. Birçok zorlukla karşılaşır. Hayat acımasızdır. Önüne iki seçenek çıkar: Ya geldiği yere geri dönecek ya da bu zor ve çetin ortama alışıp hayatta kalacaktır. Bu hikayede olayların bir sonucu olarak “ şehir hayatının zor olduğu” düşüncesi ortaya çıkar. İşte buna tema denir.
Metinde her düşüncenin -az ya da çok- tema ile ilişkisi bulunur. Metinden herhangi bir birimin çıkarılması, yerinin ve görevinin değiştirilmesi veya metnin yeniden kurgulanması temanın farklılaşmasına yol açar. Olaylar temaya göre şekillenir. “Dünyada iyilerin her zaman kazanacağı” temasını işleyen bir masalda iyiler kazanmalı kötüler kaybetmelidir. İyi kahramanların ödüllendirilmeli kötüler cezalandırılmalıdır.
Temel Çatışma:Anlatma ve göstermeye bağlı metinlerde anlatımı renklendirip zenginleştirmek maksadı ile yazarın oluşturduğu aykırılıklara çatışma denir. Örneğin, kahramanın geçim sıkıntısı çekmesi buna rağmen okumak istemesi. Şehirli insanın doğada yaşamak istemesi; fakat bir türlü işi gücü bırakamaması, yalnız bir insanın topluma karışmak istemesi; fakat insanlardan kaçması vb.
Anlatımda Temanın Bulunması
Olay kaynaklı metinlerde temayı bulmak için tüm yapı unsurlarının olaylar içindeki yeri ve görevi incelenir. Kişiler hangi amaca hizmet etmektedir? Zaman ile vurgulanmak istenen nedir? Yer unsurunun olaylardaki işlevi nedir? Sorularına cevap aranmalıdır.
Örnek: “Üç kara kedi üç kara ip yumağı ile oynuyordu. Kara kedilerden en küçüğü bir gün kara ip yumağını kaybetti. Üç gün üç gece aradı bulamadı. Kara tencereye baktı bulamadı. Kara bacaya girdi bulamadı. Kara gecede aradı göremedi. Derken günler geçti. Kediler kara ip yumakları ile oynadılar. Küçük kara kedi baktı ağladı. Ah yumağım vah yumağım diyerek kara kedi kardeşlerine imrendi durdu. Kimse kara ip yumağını vermek istemedi. Meğer kara kedi kardeşler ne de cimri imiş.”
Yukarıdaki metinde tema “paylaşmanın değeridir.” Burada temayı bulmak için kahramanlara yer ve zaman unsurlarına bakılır. Kahramanlar paylaşmayı sevmez. Aradan belli bir zaman geçer; ama yine kimse yumağını paylaşmaz. Yumak hiçbir yerde bulunmaz. Kara kedi çok üzülür. Burada okurun beklentisi çatışmanın paylaşma ile sonuçlanmasıdır. Okur kendi kendine bu sonuca ulaşır. İşte olaylar neticesinde ulaşılan bu sonuç temadır.
Örnek:
Ayının Dostluğu
Bir gün ormanda bir ayı avaz avaz bağırıyordu. Bir canavar ayıyı yakalamış yemek üzere idi. Sesleri duyan yiğit bir adam, hemen koştu, her ne kadar canavar daha güçlü idiyse de, o adamın hem gücü hem de hilesi vardı.
Ayı, canavardan kurtulunca “Yedi Uyurlar”ın köpeği Kıtmir gibi o adamın peşine takıldı. Adam hasta olup yere baş koyunca da ayı onu bırakmadı, başında beklemeye başladı. Oradan geçen birisi:
- Ey kardeş, dedi, bu ayıyla ne işin var? Adam, canavar olayını anlattı. Bunun üzerine o şahıs:
- Ayıya güvenme, dedi, ahmağın dostluğu düşmanlıktan beterdir.
- Sen bunu kıskançlığından söylüyorsun. Ayıya bakma, bana olan sevgisine bak.
- Ahmakların sevgisi aldatıcı bir sevgidir. Benim bu hasedim onun sevgisinden iyidir. Gel benimle bir ol da o ayıyı uzaklaştır gitsin!
- Git başımdan hasetçi herif, kendi işine bak!
- Ben bir ayıdan daha aşağı değilim ya. Başına bir şey gelecek diye yüreğim titriyor. Sakın böyle bir ayı ile ormana gitme!
Bu sözler adamın kulağına girmedi:
- Git başımdan, dedi.
- Ben senin düşmanın değilim. Peşimden gelirsen kendine iyilik etmiş olursun.
- Uykum geldi, beni bırak, işine git!
- Benim gibi bir dosta uy da, himayemde uyu. Adam:
- Bu galiba bir katil, diye düşündü, uyuyunca beni öldürecek. Ya da benden bir şey umuyor, bir dilenci.
Adamın yola gelmediğini gören nasihatçi kızarak ve içinden "La havle..." diyerek oradan ayrıldı.
- Ben ona ciddiyetle nasihat ettim, o ise benden daha kötü şüphelendi, diye düşündü.
Adam da uyuyakaldı. Yüzüne sinek konuyor, ayı da onu kovalıyordu. Sinek kovulunca kalkıyor, fakat inadına tekrar aynı yere konuyordu. Bu böyle sürüp gitti. Ayı, sineğe kızdı, gitti kenardan koca bir taş getirdi. Sineğin yine adamın yüzüne konmuş olduğunu görünce, o koca taşı sineğe fırlattı. Taş, uyuyan adamın yüzünü paramparça etti.
Ahmağın sevgisi, ayının sevgisidir. Kini sevgisi, sevgisi kinidir. Ahdi gevşek, sözü büyük, vefası zayıftır.
Mevlana Mesnevisi